İtalya denince akıllara ilk gelen Roma ve Roma İmparatorluğu'dur. O zaman için dünyanın bilinen bir çok yerine hükmetmiştir Roma. Kendine göre bir medeniyet kurmuş, bir hukuk sistemi geliştirmiştir. Böyle bir medeniyetten sonra Avrupa'nın nasıl ortaçağ karanlığına gömüldüğü ise araştırılması gereken konuların başında gelmektedir.
Daha sonra başka bir yazıda anlatmayı planladığım "Roma Forum"u gezerken ve özellikle Pompeii'yi gezerken karşılaştığımız yapıların üçte birini hamamlar teşkil etmektedir. Roma hamamları da meşhurdur, öyle değil mi? Peki böyle bir medeniyetten sonra ortaçağ Avrupa'sının geri kalmışlığı, karanlığı nasıl anlatılabilir? Daha önce Paris gezi notlarında bahsettiğim gibi Fransızların dünyaya övündükleri Versay Sarayı'nda bir hamam dahi olmamasını nasıl izah edebiliriz?
Hıristiyanlık dininin Roma'lılara sevdirilmesi için nelerden taviz verildiği ve Roma'lıların bir çok adetlerinin bu dine nasıl girdiğini, Hıristiyanlığın karmaşık ve içinden çıkılamaz hal aldığını, ilahi bir din olmaktan nasıl uzaklaştığını başka bir yazımda incelemek üzere yukarıdaki sorularımla irtibanlandıracağım. (Noel ve Saturnalia ilişkisini incelemenizi şimdiden tavsiye ediyorum.)
Venedik;
İtalya'nın önemli ve turistik şehirlerinden birisi olan Venedik bize tarihi Venedik Cumuriyeti'ni hatırlatıyor. Ticaretle uğraşan ve bin yıldan ziyade bu topraklarda hüküm süren bir şehir devleti olan Venedik Cumhuriyeti zenginliği ve Osmanlı ile olan münasebetleri sebebiyle bize çok tanıdık geliyor.
|
Venedik: Kanallar şehri |
|
Tarihi Venedik şehrinde araç trafiği yoktur. Sokakların yerini kanallar, araçların yerini gondollar almış. |
Venedik'te 117 ada, bunları birbirinden ayıran 170 kanal, bunların üzerinde ise 400 civarı köprü bulunuyor.
|
Sular zaman zaman yükselmekte. Evlerin önündeki kazıklar gondol ve vapurlara işaret vazifesi görüyor. |
|
Bir şehir en güzel yürüyerek dolaşılır. Aklınızda kalan enstantane sayısı artıyor. |
|
Rialto Köprüsü, 19. yüzyıla kadar Büyük Kanal'ı birleştiren tek köprü ve 1591 yılında tamamlanmış |
|
Bu arada; İtalya'da eğik olan tek kule Pisa Kule'si değil |
|
. |
|
Gondol fiyatları çok fahiş; saati 100€. Bunun yerine bir nevi şehir hatları sayılabilecek Vaporetto'nun 1 no'lu seferi ile Grand Canal turu yapılabilir |
San Marco Meydanı şehrin en önemli yeri. San Marco Bazilikası ve hemen yanında Torre dell’orologio saat kulesi, 99 metre yüksekliği olan Campanile, Dükler Sarayı ve en güzel Venedik manzarası bu bölgede.
|
San Marco Meydanı. Diz seviyesine kadar sular altında kalan meydana bir iki saat sonra tekrar geldiğimizde tertemiz olduğunu gördük |
|
San Marco Meydanı |
|
San Marco Bazilikası |
|
San Marco Bazilikası içinde altın yaldızlı işlemeler |
|
Bazilika'nın girişindeki bir resim dikkati çekiyor. Venedikli tacirlerin bir rivayete göre para, diğer rivayete göre Aziz Marcos'un cesedini domuz etlerine sararak taşırken, kontrol esnasında müslümanların buna bakmadıklarını tasvir ediyor. |
|
Resimde görülen bronz atlar İstanbul'dan (Constantinople) Latin İşgali esnasında getirilmiş yani çalınmış. Orjinali başka bir müzede sergileniyor. |
|
Giriş kapısı; burada zaman zaman suların yükselmesi sebebiyle kurulan iskeleler üzerinden yürüyerek giriş yapıyorsunuz |
Ahlar Köprüsü ibret alınacak bir yer. Dükalık Sarayı ile hapishaneyi birleştiren bu köprü üzerinden geçen mahkumlar birkaç saniye daha gökyüzünü görüp derin bir ah çekerler.
|
Resmini tam net çekememekle birlikte köprünün hemen arkasında iki binayı birbirine bağlayan "Il cielo dei sospiri", "Ahlar Köprüsü" bulunuyor. |
Tarihi Venedik Cumhuriyeti, ömür boyu görev yapmak üzere bir konsey tarafından seçilen Doç'lar tarafından idare ediliyordu.
|
Dükalar Sarayı (Palazzo Ducale) |
|
San Giorgio Maggiore adası |
|
Venedik en çok turist çeken şehirlerin başında geliyor. |
Venedik pahalı bir şehir. Biraz koşturmayla sadece bir gün içinde gezilebilir. Tabi yakında bulunan Murano, Burano ve Lido adalarını da görmek isterim derseniz iki gün ayrılabilir.
|
Zaman zaman sular yükselebiliyor. Bu durumda çizme temin edip yolunuza devam ediyorsunuz. |
|
İrili ufaklı kanallardan bir tanesi |
|
Dükalık Sarayı'nın girişinde Safevi Hükümdarı Şah Abbas'ın gönderdiği hediyeler ve Venedik'le olan ilişkilerini anlatan bir serginin ilanı |
|
Palazzo Ducale'nin avlusu |
|
San Marco Meydanı'nın deniz tarafından girişinde bulunan iki sütün; Birisi St. Marco'dan önce Venedik'in koruyucusu sayılan Bizans Kraliçesi Teodora'ya ait, diğeri ise St. Marco'yu temsil eden ve aynı zamanda Venedik'in de simgesi olan bronz bir aslan heykelidir. |
|
Torre dell’Orologia |
|
San Marco Saat Kulesi'nin çanına vuran biri genç, diğeri yaşlı insan figürü bulunuyor. Bu zamanın hızla nasıl aktığını gösteriyor anlatıyor |
|
Campanile'den Venedik manzarası |
|
Campanile'den Venedik manzarası |
|
Campanile'den Dükalık Sarayı |
|
Campanile'den Venedik manzarası |
|
Campanile'den Venedik manzarası |
|
Çok dar sokaklara da rastlamak mümkün |
|
Gondollar eskiden rengarenkmiş fakat daha sonra çıkartılan bir kanunla hepsi siyah renge boyanır olmuş. İnsanların zenginliklerini bu şekilde göstermelerine mani oldukları söyleniyor. |
|
Grand Canal boyunca tarihi bir çok yapıyı görmüş oluyorsunuz |
|
Gondol seyahati yapan gençler |
|
Grand Canal ve uzakta görülen Rialto Köprüsü |
|
Osmanlı tüccarlarının kaldığı ve Grand Canal üzerinde bulunan yapı |
|
Vaporetto durakları |
|
Gece, ışıklar altında Venedik'in nasıl göründüğünü merak ettiğimiz için Floransa'ya olan tren rezervasyonumuzu bir saat erteliyoruz |
|
Venedik Santa Lucia Tren İstasyonu aynı zamanda meşhur Orient Express duraklarından birisi |
|
Venedik'in Meşhur ürünlerinden birisi de maske. Envai çeşit maske satan dükkanlarda fotoğraf çekmek isterseniz dikkatli olmakta fayda var. Maskenin meşhur olmasıyla ilgili çok çeşitli rivayetler de var. |
|
San Marco Meydanı'nda bulunan meşhur Florian Cafe |
Yorumlar
Yorum Gönder